Bu seçimden bir devrim etkisi beklememek lazım elbette. "Seçim" denen şey, yönetenlerin, yönetilenlerin eğilimlerini belirlemek için yaptığı, geniş bir kamuoyu yoklamasından ibaret bir rejim operasyonu. Bu seçimde de farklı bir umut beslemek anlamsız... Ama görünen eğilimlere bakılırsa, bundan sonraki hayatımızı ziyadesiyle belirleyecek bir dönemdeyiz sanki...
Bu seçim sonucuna dair beklentilerimi özetleyeyim:
• Ankara büyükşehir belediyesi CHP'ye geçer,
• İstanbul kıl payı, başa baş geçer ve sonuç mahkemede biter.
• İzmir CHP'de kalır.
• Ülke genelinde AKP+MHP toplamı %45'in altına düşer.
• AKP batıdaki belediyeleri MHP ve İyi Parti'ye bırakır.
• HDP doğu ve güney doğunun yerel yönetimlerini geri alır.
• AKP orta Anadolu ve Karadeniz bölgesine sıkışır.
• AKP'nin kaybettiği oylar büyük ölçüde MHP'ye kayar.
• CHP %30'u geçemez.
Bu sonuçlar elbette önümüzdeki dönemin siyasetini ve hepimizin, ülkenin gidişatını belirleyecek: MHP'nin etkisi ve devletin derinliği daha da artacak, bu da AKP ve yürütmenin devletin derin kadrolarına daha fazla ihtiyaç duyması, daha fazla ödün vermesi, dolayısıyla AKP'nin eskisi gibi tek başına talana girişememesi demektir.
Ekonomiden en az 1 yıl hayır beklememek lazım. Muhtemelen de 2 yıl içinde de meclis için genel bir seçim gündeme gelir, tabii yine Bahçeli eliyle... Bu süreçte IYI parti de MHP ve AKP ortaklığına dahil olur, devletin getirisi yüksek kadroları paylaşılır.
Kısa vadede demokratikleşme beklememek lazım ama kadrolaşma tamamlanınca belki hukuksal süreçler iyileşebilir, zaten artık muhalefet de zararsız hale gelmiş demektir. Dışarıya dönük imaj parlatma çabasından ibaret bir süreç yaşanır.
Bundan sonraki süreci, belirleyecek olan ana etki, seçim sonucu değil, gerçekten güçlü, geniş tabanlı, demokratikleşmeyi önüne ortak hedef koyan toplumsal bir muhalefetin ortaya çıkıp çıkmayacağı. AKP büyük şehirleri kaybederse bunun olanakları artacaktır... Hah! İşte o zaman yaşanabilir bir ülkeye doğru bir kapı, bir yol bulmuş oluruz, sıradan yurttaşlar olarak... Bu da yarına dair iyimserlik boncuğu olsun...
30 Mart 2019, İZMİR